WhatsApp mı? Telegram mı? Bip mi?

Son bir haftadır sosyal medya mecralarında başlayan WhatsApp tartışmaları televizyon ekranlarına kadar taşındı. Daha önce ara ara Facebook’ta gördüğümüz, “yarın yeni Facebook kuralı yürürlüğe girecek” şeklindeki gönderiler bu sefer nerede ise herkes tarafından paylaşılmaya başlandı. Bir anlamda kullandığınız sosyal medya platformuna göre aslında ayrıştık bile. WhatsApp kullanıyor iseniz Atlantikçi, Amerikancı, Batıcısınız. Telegramcı iseniz Rusçu, Avrasyacısınız. Bipçiler ise yerli ve milliler.

Aslında sosyal medya şirketleri arasındaki savaşlar, eski Başkan Trump’ın Çinli ByteDance adlı şirketin tüm dünyada 800 milyon kullanıcısı olan Tiktok’a karşı yaptırım kararı alacağını belirtmesi ile en üst seviyeye ulaştı.

KİŞİLER VERİLERİN KORUNMASI KONUSU

Burada tartışma aslında tamamen yanlış bir düzlemde sürdürülüyor. Kişisel Verilerin Korunması (KVK) konusu akıllı telefonlarımız dahil tüm uygulamalar için geçerli. Telefonunuzu aldığınız zaman bile sizden tüm verilerinizi kullanma izinlerini istiyor. WhatsApp’ın KVK politika değişikliği aslında akıllı telefonu olan herkesin sık sık karşılaştığı bir durum. Bu konuda en iyi bilgiyi elde etmek için teyit.org doğruları burada belirtmek gerekir. WhatsApp yeni yılın başında 4 Ocak 2021’de yeni kullanım koşulları ve gizlilik ilkelerini yayınladıktan sonra 8 Şubat’a kadar metni onaylamaz isek WhatsApp’ı kullanamayacağımızı belirtmekte. Metinde bilgilerimizin Facebook ile kullanıcı verilerinin paylaşılabileceği ama yeni ilkeler ile bunu ret etme hakkımızın elimizden alındığı belirtiliyor.

Burada ilginç olan zaten Facebook 2014 yılında WhatsApp satın almıştı ve 2016’dan beri veri paylaşımı iki şirket arasında zaten olmaktaydı. Buradaki yenilik ret etme hakkımız elimizden alınmış durumda.  2020 yılında yayınlanan bir rapora göre, Facebook ve Youtube’tan sonra WhatsApp dünyada en çok kullanılan üçüncü sosyal platform (https://teyit.org/analiz-whatsappin-degistirdigi-gizlilik-sozlesmesi-hakkinda-iddialar ).

WHATSAPP’TAN BİP VE TELEGRAM’A GÖÇ MÜ?

Şu anda herkes WhatsApp’tan Bip ve Telegram göç hareketi içinde. Bu konularda bilgiler o kadar yanıltıcı ki. Örneğin ben Telegram’ı Rus şirketi olarak biliyordum. Evet kurucuları Pavel Durov ve kardeşi Nikolai Durov Rus. Rusların kullandığı Vkontakte uygulamasının da fikir babaları Durov kardeşler. Ama 2013’te güvenliklerinden korktukları ve özgürlükleri için New York’a gidip Telegram projesini başlatmışlar. Teyit.org’a göre Telegram BAE şirketi. Bir başka kaynak Büyük Britanya ve Amerika menşeli diyor. Çin ve Hint şirket olmadığı kesin. Ama iki üç yerde Berlin’de Durov Software Industry olarak faaliyet gösterdiğini ve CEO olarak Pavel Durov’un olduğu bilgisi var. Ama belki en doğru bilgi Bloomberg web sitesinde yer almakta. Birleşik Krallık’ta 2 Nisan 2019’da kurulmuş ve Telegram Messenger LLP olarak adresinde Londra verilmiş.
https://www.bloomberg.com/profile/company/1399104D:RU

TELEGRAM ŞİRKETİ KİMİN? GERÇEKTEN RUS MENŞEİLİ Mİ?

Bir başka bilgi, Kremlin’in Telegram uygulamasını Nisan 2018’de Rusya’da yasaklaması. Yasaklanma nedeni, Telegram’ın Rus devlet güvenlik güçlerine (FSB) kullanıcıların gizli bilgilerini vermeyi reddetmesi. DAEŞ terörislerinin Telegram’ı kullandıkları yönünde iddialar da bulunmakta. İki yıl süren yasak 2020 yaz aylarında kaldırılıyor. Şirketin sahibi Durov’un teröristlerin ve aşırı grupların içeriklerinin kullanıcıların kişisel haklarına dokunmadan silindiğini söyledikten sonra bu karar alınmış olabilir. Bu U dönüşün nedeni aslında Telegram’ın Rus yetkililere Rusya’daki mesajları okuma konusunda izin verip vermediği konusunda hala açık kapı bırakmakta. Kısaca, Telegram kurucusu Durov, Putin Rusya’sından kaçmış olabilir fakat geldiğimiz noktada Rusya’da Telegram mesajlarının FSB tarafından izlenip izlenmediği hala açıklık kazanmamış. Belki teröristler için her şey yapılabilir diyebilirsiniz. Fakat göçmen kuşlar gibi herkesin kaçtığı WhatsApp gibi Amerikan şirketi olan kullandığımız Iphone telefonları üreten Apple şirketi FBI’nın resmi taleplerine karşın Florida’da Pensocola’da terörist saldırıyı düzenleyenin Iphone 5C telefonunun kilidini açmayı ve mesajlarını paylaşmayı ret etmişti. Bunun yanında koskoca Amerikan Başkanı Trump’ın Twitter başta olmak üzere tüm sosyal medya hesaplarının kapatılabiliyor olmasının altını çizmek isterim.

Bilgi kirliliğinin çok fazla olduğu bu konuda öncelikle karar verirken biraz araştırma yapılması. Tüm sosyal medya uygulamaları temelde bizim bilgilerimizi topluyor. Amaçları da para kazanmak. Nasıl? Siz internette girip araştırma yaptığınız bir konuda sizin Facebook sayfanıza, Google reklam kısmına sizden elde ettikleri bilgilere göre reklamlar geliyor. Hepimizin kullandığı Google Harita bile bizim seyahat alışkanlıklarımı kayıt altına alıp yakındaki restoranlar, kafeler, AVM’ler hakkında bildirimleri alıyorsunuz. Burada önemli olan nokta aslında Apple örneğinde olduğu gibi bizim bilgilerimizin üçüncü kişiler olarak devlet ile paylaşılıp paylaşılmayacağı. Aslında tüm önemli nokta bu bence. Bunun dışında hacklere karşı dikkatli olmak lazım. Çünkü asıl onlar sizin tüm fotoğraf, paylaşım, mesajlarına ve tüm gizli bilgilerinize ulaşabilir.